17 Haziran 2015,?14:30 -?Anasayfa // Hikaye Haberi yazdır
Okul inanılmaz bir hızla yükseliverdi. Herkes halinden öyle memnundu ki. Mehmet Öğretmen her gün bir köy evinde misafir ediliyor, adeta bir aile büyüğü gelmişçesine her yaştan köylü tarafından büyük hürmetle ağırlanıyordu. Öğretmenin köye gelmesinden muhtar dışında herkes memnundu.
Uyanık adamdı muhtar. Tehlikeyi sezmişti. Öğretmenin tüm köylüyü bir anda etkisi altına aldığını fark etti. Eskiden akıllı bir kendisi varken, şimdi bir de öğretmen türemişti. Tez elden öğretmenin işine taş koymak lazımdı. Bu yüzden öğretmenin günlerdir dillendirdiği elektrik işini bilinçli şekilde ağırdan aldı. Öğretmen olanın bitenin elbette ki farkındaydı. Kendisinin ve enstitüden ağabeylerinin gittikleri köylerde, kalıplaşmış feodal yapıyla yaşadıkları mücadeleler kitaplara bile konu olmuştu. Muhtarın takındığı tavır bunların içerisinde çok basit bir örnekti. Bunun yanında başka bir sorun vardı. Çatı…
Ne Yanık Mustafa’da ne de civar köylerde evlerin üstünde çatı bulunmuyordu. Mehmet Öğretmen ise okulun üstüne evlerdeki gibi dam yapmak istemiyordu. Kasabadan çatı için kiremit fiyatı soruldu ise de, malzemeci içinden çıkılamayacak bir fiyat verdi. Yine Mehmet Öğretmen duruma basitçe bir çözüm getiriverdi. Çatı camdan yapılacaktı. Hem bu sayede güneşten azami şekilde yararlanılacak, elektriği olmayan derslik tüm gün gökyüzünün aydınlığı ile aydınlanacaktı. ?ehirde dahi bulunmayan bu çatı köy için bir timsal olacaktı. Gerekli olanlar sadece kereste ve camdı. Yani ucuz malzemeler…
Marangoz işçilerine çok iş düştü. Çatıya dikilecek iskele öğretmen tarafından incelikle çizildi. Yağacak karın çatıda birikmemesi gerekiyordu. Çatının açısını bunu düşünerek hesapladı. On beşe on beş, toplam otuz dörtgenden oluşan bir iskele inşa edildi. Her bir dörtgenin kenarlarına camların yerleşeceği yuvalar açıldı. Gençler sadece yuva açma işi için iki günlerini harcadılar. ?ehirden Yanık Mustafalı bir camcıdan kalınca camlar getirildi ve tek tek yerleştirildi. Cam kenarları su ve toz sızdırmasın diye macunlandı. İskeleye kat kat vernik ve boya sürüldü.? Bu sırada dersliğin zeminine de bir güzel beton karılıp döküldü.
Sonunda bitti. Senelerdir okulu olmayan Yanık Mustafa Köyü, başka hiçbir yerde olmayan, aydınlık, apaydınlık bir okula kavuştu. Tamamen köylünün özverisi ile inşa edilmiş bir okulları olmuştu. Kendi okulları… Hep birlikte ilçeye gidildi. Büyük okullardan fazla sıra ve masa toplanıldı. Marangozhanenin birisinde kestirilen sunta, siyaha boyandı ve kara tahta niyetine dersliğin duvarına asıldı. Okulun tek dersliği öylesine aydınlıktı ki, sanki köyün aydınlık geleceğini haber ediyordu. Okulu bırakmış çocuklar bile dönmek için can atar olmuşlardı. Okumak için başka köye gitmeye gerek kalmamıştı. Çocuklar babalarını, ağabeylerinin elleriyle yaptıkları okula gideceklerdi artık. Saatlerce yol tepmeden hem de.??
??????????????????????????????????????????????????????
????????????? DEVAM EDECEK
?
????????????? 18 Haziran 2015
Yönetici tarafından yazılan bu haber, 7380 defa okunmuştur.
YORUM YAZ
Diğer Hikaye Haberleri
Tümü?ehir kütüphanesinden eve dönerken bunları düşünüyordu...
YAZARLAR
-
MUSTAFA YÜCEL
Mustafa Yücel yazılarına bir süre ara verdi
Tekin İnşaat
SON YORUMLANANLAR
-
Zabıta ekipleri çivileri söküp, dubaları kaldırdı
Zabıta ekipleri çivileri söküp, dubaları kaldırdı...
-
Yeni koordinatör Niyazi Düğer
Yeni koordinatör Niyazi Düğer...
-
Z Kuşağı
Z Kuşağı...
-
Dünyadan Bihaber Olmak
Sarı mikrofon, tüylü mikrofon, mikrofon sende gibi gibi... S...
-
Vefat Edenler / 29 Ekim 2020
Vefat Edenler / 29 Ekim 2020...